DOĞUM NEDİR?
Doğum, gebeyken vücudunuzun doğum yapmaya hazırlanma şeklidir. Doğum genellikle 37 ila 42. gebelik haftası arasında kendi kendine başlar.
37 ila 42 hafta süren hamilelik, “term” gebelik olarak adlandırılır. Doğum 37. haftadan önce başladığında, bu “erken doğum” olarak tanımlanır.
DOĞUMUN BAŞLADIĞINA DAİR İŞARETLER NELERDİR?
Doğum süreci genellikle sancı yada su gelmesi ile başlasa da her gebelik kendine özgü olduğu için tüm gebelerde aynı bulgular olmayabilir. Doğumun başladığına dair farklı işaretler şunları içerebilir:
- Bebek karnınızda aşağı doğru hareket eder (veya halk arasındaki tabiriyle “aşağı düşer”).
- Kalın, mukus benzeri veya hafif kanlı vajinal akıntınız olur. (“Vajinal akıntı”, doktorların vajinadan çıkan sıvıyı tarif etmek için kullandıkları terimdir)
- Hamilelik sırasında bebeğiniz rahminizde bir kese içindedir ve “amniyon sıvısı” adı verilen bir sıvıyla çevrilidir. Bu kese tipik olarak bebeğiniz doğmadan bir süre önce yırtılır. Açıldığında, içindeki sıvı vajinanızdan çıkar. Bu, büyük bir su fışkırması veya sadece bir sıvı damlaması gibi hissedilebilir. Kesenin yırtılma anında ani bir kasık ağrısı dışında canınızı acıtacak herhangi bir şey hissetmezsiniz.
- Bel ağrınız veya göbek bölgesinde kramplarınız olur.
- Kasılmalar yaşamaya başlayabilirsiniz. Bu kasılmalar sırasında harekete geçen aslında rahimdir. Bu acı verici olabilir ve karnınızın sertleşmesine neden olabilir. Her kasılmadan sonra rahim gevşer ve ağrı geçer. Bazı kişilerde “Braxton Hicks kasılmaları” veya “yalancı doğum kasılmaları” oluşur ve gerçek doğum kasılmaları ile karışabilir. Bunlar doğum kasılmalarına benzer şekilde hissedilir, ancak gerçek kasılmalar değildir, doğuma neden olmazlar.
DOĞUMUN AŞAMALARI
Tipik olarak, doğum eylemi üç aşamaya ayrılır:
- İlk aşama: Bu aşama doğum eyleminin başlangıcından başlar, rahim ağzı tam açılmaya ulaşınca tamamlanır. Bu evrenin başlarında, kasılmalarınız hafif ve düzensizdir hatta doğum sancılarının başladığını bile fark etmeyebilirsiniz. Bu evreye ‘erken doğum’ evresi denir ve iki aşamaya ayrılır:
- Latent (Gizli) faz, genellikle 5 ila 20 dakikalık aralıklarla meydana gelen güçlü kasılmalarla başlar. Bu aşamada rahim ağzınız yaklaşık 3 ila 4 santimetre genişleyecek ve silinecektir. Bu genellikle doğum eyleminin en uzun süren ve en az yoğun yaşanan aşamasıdır. Bu aşamada hastaneye yatırılabilirsiniz veya evinizde de geçirebilirsiniz. Doktorunuz rahim ağzının genişlemesini belirlemek için aralıklı olarak pelvik muayeneler yapacaktır. Bu aşama 24 saate kadar uzayabilir.
- Aktif faz, serviksin 4 ila 10 santimetre genişlemesi ile latent fazın ardından gelir. Üç ila dört dakikalık aralıklarla meydana gelen kasılmalarınız muhtemelen latent faza göre uzunluk, şiddet ve sıklık açısından daha yoğun olacaktır. Çoğu durumda, aktif faz, gizli fazdan daha kısa sürer.
- İkinci aşama. Genellikle doğumun itici aşaması olarak adlandırılan bu aşama, rahim ağzınızın tamamen açıldığı zaman başlar ve bebeğinizin doğumu ile sona erer. İkinci aşamada, bebeği doğum kanalından iterek aktif olarak doğuma dahil olursunuz. Vajina girişinde bebeğinizin başı göründüğünde taçlanma meydana gelir. İkinci aşama genellikle ilk aşamadan daha kısadır ve ilk hamileliğiniz için 30 dakika ile üç saat arasında sürebilir. Daha önce doğum yapan kadınlarda çok daha kısa sürer.
- Üçüncü aşama. Bebeğiniz doğduktan sonra doğumun üçüncü ve son aşamasına gireceksiniz. Bu aşama plasentanın (bebeğinizi rahim içinde besleyen organ) rahim ve vajinadan geçişini içerir. Plasentanın ayrılması 30-45 dakikaya kadar sürebilir. Bu aşamada da şiddetli olmasa da rahim kasılmaları plasentanın ayrılmasını kolaylaştırmak için devam eder.
Her doğum süreci farklı olduğundan, her aşama için gereken süre anne adayının ve bebeğin özelliklerine göre değişecektir. Doğum indüksiyonu gerekmiyorsa, genellikle çoğu kadın bebeğini hastaneye kaldırıldıktan sonraki 10 saat içinde doğurur.
GERÇEK KASILMALAR YAŞADIĞIMI NASIL ANLARIM?
Gerçek kasılmalarınız mı yoksa Braxton Hicks kasılmalarınız mı olduğunu söylemek zor olabilir. Ancak farkı anlamaya yardımcı olmanın bazı yolları aşağıda verilmiştir.
- Gerçek kasılmalar birkaç dakikada bir gelir ve zamanla daha sık hale gelir. Braxton Hicks kasılmaları birkaç dakikada bir gelebilir, ancak zamanla daha sık görülmezler.
- Dinlenirken bile gerçek kasılmalar geçmez. Braxton Hicks kasılmaları genellikle dinlendiğinizde geçer.
- Gerçek kasılmalar zamanla daha güçlü ve daha acı verici hale gelecektir. Braxton Hicks kasılmaları genellikle zamanla güçlenmez yani daha fazla acı vermez.
- Gerçek kasılmalar esnasında sırtınızda ve belinizde de ağrı hissedilebilirsiniz. Braxton Hicks kasılmaları genellikle kasıkma sadece önde yani kasık ve karın bölgesindedir.
Gerçek kasılmalar yaşayıp yaşamadığınızdan hala emin değilseniz, doktorunuzu arayın.
KASILMALAR BAŞLARSA NE YAPMALIYIM?
Kasılmalar yaşamaya başlarsanız, şiddetini anlamak için zaman ayırmalısınız. Bu şekilde, sık olup olmadıklarını anlayabilirsiniz.
Her kasılmanın başladığı zamanı takip ederek kasılmalarınızı zamanlayabilirsiniz. Akıllı telefonunuzda saniye ibreli bir saatiniz veya bir zamanlayıcınız varsa, her kasılmanın ne kadar süreceğini de hesaplayabilirsiniz. Doktorunuz kasılmalarınızın ne sıklıkla olduğunu ve ne kadar sürdüğünü bilmek isteyecektir.
DOKTORUMU NE ZAMAN ARAMALIYIM?
Doğum sancıları içinde olduğunuzu düşünüyorsanız doktorunuzu arayın. Aşağıdakilerden herhangi biri olursa da aramalısınız:
- Vajinanızdan kan, mukus veya sıvı sızıyor.
- 1 saat içinde 6 veya daha fazla kasılmanız varsa (Bu, kasılmalarınızın 10 dakika veya daha kısa aralıklarla olduğu anlamına gelir.)
- Kasılmalarınız güçleniyor ve ağrı artıyorsa
Bu durumlardan herhangi biri olursa doktorunuz veya ebeniz muhtemelen sizi muayene etmek için hastaneye çağıracaktır.
DOĞUM SIRASINDA HASTANE BAKIMI
Doğum sırasında hastaneye ilk geldiğinizde, bakım personeli fetüsün boyutunu ve konumunu belirlemek için karnınızın fiziksel muayenesini yapabilir. Sonrasında doğumun başlayıp başlamadığını anlamak için rahim ağzınızın açılıp açılmadığını (“genişlemiş”) ve incelip incelmediğini kontrol edecekler. Ayrıca NST aletine bağlayarak kasılmalarınızın ne sıklıkta ve şiddette olduğunu da göreceklerdir.
Sağlığınızı izlemek için bakım personeli aşağıdakileri gibi farklı kan testleri de isteyebilir:
- Kan ve idrar örnekleri
- Kan basıncı ölçümü
- Ateş takibi
- Ağırlık ölçümünüz
Doğum sırasında damardan sıvı alabilirsiniz. Bir damara (genellikle ön kolunuza) yerleştirilen ince, plastik bir tüp olan katater ilaç vermek için kullanılabilir. Sıvılar genellikle aktif doğum başladığında ve epidural anesteziniz olduğunda verilir.
YA DOĞUMUM ÇOK ERKEN BAŞLARSA?
37 haftadan önce herhangi bir doğum belirtisi yaşamaya başlarsanız, hemen doktorunuzu arayın. Doğum sancınızı durdurmaya çalışmak ve bebeğinizi doğuma hazırlamak için size ilaç vermek isteyebilirler.
YA DOĞUMUM KENDİ KENDİNE BAŞLAMAZSA?
Genelde sağlıklı gebelerde 42. haftaya kadar doğumun kendiliğinden başlaması beklenir. Doğumunuz kendiliğinden başlamazsa, doktorunuz sizinle seçenekleriniz hakkında konuşacaktır. Doğumunuzu ilaçlarla başlatmayı deneyebilirler. Buna “doğumu indüklemek” denir.
Ciddi bir problem olmadıkça 39. gebelik haftasından önce doğum indüksiyonuna başlanmaz ancak bazı tıbbi durumlarda da doğum indüksiyonu gerekebilir. İndüksiyonun en yaygın nedenleri aşağıdakileri içerir:
- Anne veya fetüs komplikasyonlar nedeniyle risk altındadır
- Annede preeklampsi (gebelik zehirlenmesi) veya kronik yüksek tansiyon vardır.
- Fetüse gelişme geriliği veya yetersiz büyüme teşhisi koyulmuştur.
Doğum farklı yöntemlerle başlatılabilir:
- Kasılmaları uyarmak için prostaglandin içeren vajinal fitiller yerleştirmek.
- İntravenöz (damardan) oksitosin infüzyonu (kasılmaları uyaran hipofiz bezi tarafından üretilen bir hormon) veya benzer bir ilaç verilmesi.
- Yapay olarak amniyotik kesenin yırtılması.
Doç. Dr. Beril Gürlek
Sorularınız & Yorumlarınız