JİNEKOLOĞUNUZLA PAYLAŞMANIZ GEREKEN 7 ŞEY!

Cinsel sağlık ve üreme sağlığı söz konusu olduğunda, hangi durumun “normal” olduğunu ve neyin bir sağlık sorununa işaret ettiğini bilmek zor olabilir. Bazı konulardan utanıyor olsanız bile, jinekoloğunuz her şeyi çoktan gördü ve duydu, benzer şikayeti olan birçok kadına yardım etti ve daha önemlisi yargılamak için değil, size yardımcı olmak için burada. Bu bölümde hekimizle mutlaka paylaşmanız gereken önemli şikayetler anlatılmaktadır.

1. AĞRILI ADETLER

Çoğu kadın için regl olmak hoş olmayan bir dönemdir. Kramplar, göğüs ağrısı ve baş ağrıları en yaygın adet belirtilerinden sadece birkaçıdır. Ancak bazı kadınlar için adet ağrısı krampların ötesine geçer ve inanılmaz derecede şiddetli olabilir. Normal hayatınızın devam etmesini engelleyecek, ara vermenizi sağlayacak, işiniz gitmenizi veya konsantre olmanızı zorlaştıracak kadar huzursuzluk verebilir. Adet dönemleriniz çok ağrılıysa veya zamanla kötüleşiyorsa, endometriozis veya rahim fibroidlerinin bir işareti olabilir. Bu ağrıyla baş etmenizi  ve bu dönemi daha rahat geçirmenizi sağlayacak birçok çözüm olduğu için bu konuda doktorunuzla konuşmanız önemlidir. Sessizlik içinde acı çekmenize gerek yok.

2. VAJİNAL KOKU

Vajinal koku her kadını rahatsız eden önemli bir durumun habercisi olabilecek sık karşılaşılan bir sorundur. Özellikle, kötü, balık kokusuna benziyor veya normal kokunuzda farklı bir koku birkaç gündür sürüyor ise doktorunuzla bu durumu paylaşmanız önemlidir. Bu durum bazen normal olsa da, kokudaki herhangi bir değişiklik, bakteriyel aşırı çoğalmanın veya vajinal enfeksiyonun bir işareti olabilir. Enfeksiyon ilerlemeden hekiminize başvurmak tedaviye yanıtı artırır.

3. KİTLELER, ELE GELEN LEZYONLAR

Vajinanızda veya labianızın çevresinde herhangi bir büyüme fark etmek endişe vericidir. Bu bir batık tüy mü, sivilce mi, tıraştan bir kesik mi yoksa daha önemli bir şey mi? Bu lezyonlar genellikle iyi huyludur, ancak bir şey hissettiğinizde doktorunuzun muayene yapması kesin tanı için önemlidir. Bazen genital siğil yada herpes gibi cinsel yolla bulaşan bir hastalığın belirtisi de olabilirler. Erken tanı lezyonun daha fazla büyümeden tedavisine olanak sağlayabileceği gibi bulaşma ihtimali varsa önlem alınmasını da sağlar.

4. CİNSEL RAHATSIZLIK

Cinsel rahatsızlık hakkında doktorunuzla konuşmak çok önemlidir. Konuyu gündeme getirmekten rahatsız olabilirsiniz, ancak jinekoloğunuz endişelerinizin ciddiyetini anlamanıza ve tedavi olmanıza yardımcı olabilir.

Vajinal kuruluk: Birçok kadın cinsel ilişki sırasında vajinal kuruluk yaşar. Bu nedenle cinsel ilişki esnasında orgazm yaşayamayan kadınlar da bulunmaktadır. Kuruluk genellikle bir kadının yaşına ve hayatındaki çeşitli faktörlere bağlıdır. Örneğin; genç bir kadın bu sorunu yaşıyorsa ve uzun süredir doğum kontrol hapı kullanıyorsa, vücudunda yeterli östrojen olmayabilir ve doğum kontrol hapını değiştirmesi gerekebilir. Ev veya iş hayatı ile çok meşgul bir anne, seksten önce ön sevişme ve uyarılma için yeterince zaman ayırmayabilir ve bu da kuruluğa yol açar veya bir kadın postmenopozal dönemde ise ve kuruluk şikayeti varsa, düşük östrojen nedeniyle olabilir ve jinekoloğu vajinal östrojen reçete edebilir.

 

Seks sırasında ağrı: Seks sırasında ağrı yaşıyorsanız, kendinizi rahat hissedeceğiniz bir pozisyon bulmak için farklı pozisyonlar deneyin. Ancak bu sorun sürekli olmaya başladı ise altta genital sistem enfeksiyonu veya endometriozis gibi jinekolojik hastalıklar yatabilir. Bu nedenle denediğiniz herhangi bir başka pozisyonda da ilişki sırasında ağrı çekiyorsanız, kayganlaştırıcılar vajinal kuruluğa yardımcı olmuyorsa veya cinsel ilişkiden sonra kanamanız varsa, doktorunuzla bu durumu paylaşmanız gerekmektedir.

5. CİNSEL GEÇMİŞ

Kadınlar genellikle kaç partnerleri olduğunu, ilk cinsel ilişkiye girdiklerinde kaç yaşında olduklarını, cinsel yolla bulaşan herhangi bir hastalığı olup olmadığını veya cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği hakkında soru sordukları takdirde jinekologlarının onları yargıladığından endişe duyarlar. Aslında bu hiç de böyle değildir. Jinekologlar kadın sağlığını ilgilendiren her konuda eğitim almış kişiler oldukları için anlatılan her durumda hastalarının endişelerini azaltmak için çözüm yolları ararlar ve karşılıklı güven ilişkisi içinde uygularlar. Bu korkularla hekime başvurmadığınız takdirde özellikle aşağıdaki gibi bazı durumlarda çok önemli ayrıntıları kaçırabilir, ileride daha ciddi sorunlar yaşayabilirsiniz.

Servikal displazi ve HPV enfeksiyonu için risk faktörlerini belirlemek. HPV enfeksiyonu serviks (rahim ağzı) kanserinin en büyük risk faktörüdür ve cinsel yolla bulaşır. 18 yaşından küçük cinsel ilişkiye girmek veya birden çok partnerinizin olması/partnerinizin birden çok eşi olması bazen sizi HPV’ye karşı daha duyarlı hale getirebilir çünkü bu durumlar HPV’ye maruz kalma potansiyelini artırabilir.

Geçmiş cinsel yolla bulaşan hastalıkların potansiyel sonuçlarını tartışmak. Bazı cinsel yolla bulaşan hastalıklar kısırlık riskini artırabilir. Bununla birlikte, herpes gibi cinsel yolla bulaşan hastalıklar ömür boyu sürer ve  ilerleyen hayatında da tekrar tekrar ortaya çıkabilir.

Hastanın mümkün olan en iyi bakımı aldığından emin olmak. LGBT bireyler, durumlarına özel bazı sağlık problemleri ile daha sık karşılaşmaktadır. Hem bu bireylerin hem de sağlık uygulayıcılarının bu sağlık problemleri konusundan ki bilgi düzeyi, duyarlılığı ve imkanları ülkeden ülkeye ve kültürden kültüre farklılık arzetmektedir.

LGBT topluluğuna dahilseniz, gerekli hallerde bilgili ve yeterli sağlık hizmetini nerede bulabileceğiniz konusunda daha fazla bilgi edininiz ve rutin kontrollerinizi ihmal etmeyiniz.

6. ÜRİNER VEYA FEKAL İNKONTİNANS (idrar veya dışkı kaçırmak)

Üriner veya fekal inkontinans yani idrar ve dışkının istem dışı yapılması yaşam kalitenizi önemli oranda etkileyen ciddi ve stresli bir sağlık sorunu oluşturabilir. Bazı kadınlar, özellikle kilolu doğan bir bebekleri varsa veya forseps veya vakum gerektiren vajinal doğum yapmışlarsa, doğumdan sonra bu semptomları yaşayabilir. Kadınlar menopoza girdiğinde bu semptomlar kötüleşebilir. Birçok durumda bu şikayetleri minimal hale getirebilecek ve yaşam kalitenizi artıracak, inkontinansın niteliğine bağlı olarak farklılaşan tıbbi veya cerrahi tedavi seçeneklerinden fayda görebilirsiniz. Jinekoloğunuzla konuşarak, uygun tedavi protokollerini belirleyebilir ve pelvik taban bozukluğu konusunda uzman bir fizyoterapistten destek alabilirsiniz.

7. AZALMIŞ LİBİDO (cinsel isteksizlik)

Azalmış libido yani cinsel isteksizlik kadınların düşündüğünden daha da yaygındır. Böyle bir şikayetin varlığında endişenizin nedenini keşfetmek için jinekoloğunuzla konuşmak önemlidir. Libido bazen aldığınız ilaçlardan etkilenebilir veya altta yatan bir tıbbi durumun belirtisi veya bilinen bir hastalığın yan etkisi olabilir. Bu durumlarda jinekoloğunuz hangi tıbbi müdahalelerin gerekli olabileceğini muayene neticesinde belirleyebilir.

Bazı durumlarda ise azalmış cinsel istek kadın cinselliğinin doğasıyla ilişkili olabilir – bazen seks yapma veya yakın olma arzunuz, stres veya iş gibi kontrolünüz dışındaki çevresel faktörlerden etkilenebilir. Uzun süreli ilişkilerdeki kadınların, ilişkilerinin ilk aşamalarına kıyasla kendiliğinden uyarılma ve cinselliğe istek duyma olasılığı biraz daha düşüktür. Aslında düzenli cinsel ilişki yaşamak salınan endorfinler nedeniyle ​​seks yapmayı daha sık istemeye neden olur. Bu, partnerinize/eşinize karşı daha yakın hissetmenizi de sağlayacaktır.

Jinekoloğunuz doğal olarak libidonuzu artırmanıza ve / veya sizi uygun bir danışmana başvurmanız konusunda yardımcı olacak önerilerde bulunabilir.